15 Ekim 2011 Cumartesi

Sinemanın En İyi Üçlemeleri - The Best Trilogy


Bir tarzın, bir hikayenin ilk filmi iyiyse, büyük ihtimal zorla çekilecek olan serinin diğer filmleri kötüdür anlayışı sinemaseverlerin en çok inandığı anlayışlardan birisidir. Bu anlayış çokca da doğrudur. Ancak nadiren de olsa hepsi birbirinden güzel, birbirinden değerli serilere, üçlemelere rastlayabiliriz. Bu yazının konusu da budur. Bu yazı güncellemeleri sık sık yapılacak bir yazıdır aynı zamanda. 



Peter Jackson "Yüzük" Üçlemesi




The Fellowship Of The Rings -2001-, Two Towers -2002-, Return Of The King -2003-


Üçleme deyince çoğu sinema izleyicisinde olduğu gibi benim de ilk aklıma Yüzüklerin Efendisi gelir.  Toplamda 12 saatlik bir sinema serüvenine girseniz bile -sıkça yaptım - filmin başından sonuna kadar bir edebiyat ve bir sinema mucizesi ile karşı karşıya kalırsınız ve bu yüzden nerdeyse hiç sıkılmazsınız . Çünkü bu üç film aynı zamanda tek bir mucizedir ve bu mucize Tolkien üstadın ölümünden sonra Peter Jackson tarafından kusursuza yakın - olabilecek en iyi şekilde - sinemaya aktarılmıştır... Sinema tarihinin en çok konuşulan filmi olması ve Akademi tarafından en çok ödül heykelciği sunulan üçleme olması da filmin ve Peter Jackson'ın başarısını gösteriyor. Bu bahaneyle Tolkien ustaya bir kez daha saygılarımı sunuyorum



Alejandro Innaritu "Ölüm" Üçlemesi




Amores Perros -2000-, 21 Gram -2003-, Babel -2006-

 Innarıtu Amores Perros filmiyle büyük bir yankı uyandırdı ve üçlemenin bu ilk filmiyle gözleri üzerine çevirdi. Filmin orjinal adı "Amores Perros" belki de şu ana kadar türkçeye çevrilen filmlerin arasında en iyi şekilde türkçeye çevrilen film olma özelliğini de korur bende "Paramparça Aşklar ve Köpekler" -Olağanüstü- . İlk filmin başarısı, 21 Gram filminde'de devam eder. Sean Pean gibi büyük bir aktörü film kadrosuna katan Innaritu, Ölüm üçlemesinin son filmi "Babel" de yine büyük oyuncular Brad Pitt ve Cate Blanchet ile çalışarak sinema tarihinden kendine gayet güzel bir yer edinir. Üç filmde de filmleme takniği nerdeyse aynıdır; farklı mekanlarda, farklı karakterler, farklı olaylarla ve bazen geriye dönüşlerle anlatılır, geçişler, geri dönmeler esnasında filmi öyle güzel bir şekilde bağlar ki Innaritu bütün soru işaretleri tek hamlede kafanızdan silinir. Bu yönetmenin en büyük başarısıdır kanımca. Innaritu'nun bu üç filminde de ağır melankolik hava sizi bırakmaz ve üçlemeden de anlaşılacağı üzere her filmin tam ortasına büyük bir taş gibi "Ölüm" oturtulmuştur.

Chan-Wook Park "Vengeance - İntikam" Üçlemesi




Sympathy For Mr. Vengeance -2002-, Old Boy -2003-, Sympathy For Lady Vengeance -2005-

Vengeance - İntikam serisinin şüphesiz en çok bilinen filmi Old Boy'dur. İzleyenler ilk seferinde dahi bir yönetmenin elinden çıkma bir filmi izlediklerini hemen kavrayabilirler. Ama korkunç, inanılmaz, akıllara zarar intikamı anladıklarında koltuklarını çivilenirler adeta. Bay Vengeance ve Lady Vengeance filmlerinde de bu durum değişmez.  Chan-Wook Park'ın enteresan çekim tekniği, tuhaf senaryoları ve intikam alan ile intikam alınanı sorgulayıp, cevapları seyirciye bırakma yöntemi açık söylmek gerekirse bende büyük bir hayranlık uyandırmıştır.

David Fincher "Olağanüstü Filmler-Sonlar" Üçlemesi




Seven -1995-, The Game -1997-, Fight Clup -1999-

David Fincher ile ilgili şöyle bir yazı okuduğumu hatırlıyorum  "Se7en filmi ile adamı gerer, Fight Club ile aptal eder, The Game ile resmen dalga geçer." 
O yüzdendir ki bu üç efsane film bir üçleme sayılır benim sinema gözü nazarımda.. Olağanüstü oyuncu performansları, akılları allak bullak eden senaryolar, dağıtıcı, şok edici sonlar ile David Fincher'ın kotardığı harika yönetmenlik performansı ile bu üç filmi bir türlü birbirinden ayıramıyorum.

1 yorum:

  1. Sergio Leone - Dolar üclemesi
    Sergio Leone - Once upon a time üclemesi de dahil olabilir.

    YanıtlaSil